BİLGİ ve İLİM SAHİBİ OLMAK...Ne İçin?

Yüzyıllar içerisinde rönesansı yaşayan, burjuva sınıfını yaratan, fabrikaları kurup, işçi-sendika-patron üçgeninde çalışma hayatını kanunlarla düzenleyerek sanayi devrimini gerçekleştiren ve tüm bunların toplamında gelişmiş ülkeler olarak dünyayı etkileyen ve doğal olarak da gelişmekte olan ülkeler üzerinde baskı kurabilen ülkeler şimdi de (Bilgi Çağını) başlattılar. Bahsi geçen bilgi tabii ki; ülkelerinin ve dolayısıyla da insanlarının daha da zenginleşmesini sağlamak ve güçlerine güç katmak için.




Halbuki, bizim kültürümüzde bilginin yeri çok daha başkadır. Biz bilgiyi maddi zenginlik için değil, tam tersine insanın tekamülü için gerekli görürüz. Çünkü, bilenle bilmeyen bir olur mu? diye soran bir inanışa sahibiz. İnsanı insan yapan meziyetlere bilgiyle sahip olunacağına inanırız. İnsanın, yaradılıştan sahip olduğu meziyetler ve kabiliyetlerin eğitimle terbiye edileceğine inanırız.
Devamı »

Yorum Gönder

0 Yorumlar