TARIK BUĞRA...Milli Mücadele...Küçük Ağa...

Eskide yaşanmış olayların çoğu hafızamızdan silinir gider de bazıları dün gibi hatırlanır. Evimizin bir dönem gazetesi olan Tercüman'ın köşe yazarlarından Tarık Buğra'nın veda yazısı gibi. Yazacağı bir kitap üzerinde çalıştığını, gazetenin sahibi Kemal Ilıcak'ın müsaadesiyle günlük yazılarına ara vereceğini bildiriyordu. Gazeteci olarak bildiğim Tarık Buğra'nın kitap yazacağını öğrenmek şaşırtmıştı ve bir o kadar da üzülmüştüm. Daha sonraları öğrenecektim ki; geçim derdi diye bir gerçek var ve bir çok yazar para kazanmak için farklı işlerde çalışmışlar. Kemal Ilıcak'a minnet duyarak, gazeteci-yazar için sevinmiş ve bir arkadaşıma da bu durumdan söz etmiştim.


Gel zaman git zaman, günlerden bir gün aynı arkadaşımla Beyoğlu'nda yürürken bir kitapçının vitrininde üzerinde Tarık Buğra'nın adı yazılı Küçük Ağa isimli bir kitap gördüm. Göğsüme bastırdığım kitap paketi ile dükkandan çıkarken arkadaşım hafif alaycı, şakacı bir tavırla kitabı işaret ederek, "yazara destek olmak için aldın değil mi?" gibi bir şeyler mırıldandı. Başımızda kavak yellerinin estiği, aşk romanları okuduğumuz o günlerde arkadaşım o kitabı okuyacağıma inanmıyordu ve haksız da sayılmazdı. O kitap benim için sadece, günlük yazılarını takip ettiğim yazarla son buluşma hatıramız gibiydi.
Devamı »

Yorum Gönder

0 Yorumlar